İhracata ilişkin riskler, uluslararası ticaret sisteminin gelişimiyle önemli ölçüde azaltılmış durumdadır. Uluslararası Ticaret Odası (ICC), geçtiğimiz yüzyıl boyunca uluslararası ticareti standartlaştırmak ve riskleri azaltmak için çeşitli kurallar geliştirmiştir. Bu çabalar sonucunda uluslararası ticaret hacmi büyük ölçüde artmış, ülkeler de ihracatlarında önemli iyileşmeler kaydetmiştir. Bu başarı, uluslararası ticaret hukukunun sağladığı güvencelere dayanmaktadır.
Uluslararası ticaret hukuku, özellikle mal kaybı, hasar riski ve alacakların tahsilatı gibi ticaret açısından kritik olan riskleri azaltmıştır. Bu risklerin minimize edilmesiyle birlikte uluslararası ticaret büyük ölçüde güvenli hale gelmiş ve artış göstermiştir. Bu yazıda, Türk ihracatçılarının bu bilgilerden nasıl yararlanabileceklerini ve sürdürülebilir bir ihracatçı olabileceklerini ele alacağız. İhracat süreci, temelde “ihracat fizibilitesi” ve “ihracat süreç yönetimi” olmak üzere iki önemli mekanizmadan oluşmaktadır.
I. İhracat Fizibilitesi:
İhracat fizibilitesi, bir firmanın elindeki ürünü hangi pazarlara yönlendirmesi gerektiğini belirleyen bir çalışmadır. Bu fizibilite çalışması, hangi ülkelerin hangi belge, test veya sertifikasyonları gerektirdiğini de ortaya koyar. Bu nedenle ihracat fizibilitesi, sadece potansiyel pazarları listelemekten çok daha fazlasını içerir. Ayrıca, ihracatın hangi belgelerle desteklenmesi gerektiğini de belirler ki bu da ihracat sürecinin güvenliğini ve etkinliğini artırır.
II. İhracat Operasyonlarının Yönetimi:
İhracat süreç yönetimi, ihracat sürecinin risklerden arındırılmış bir şekilde yönetilmesini sağlar. Bu süreç, bir firmanın sürdürülebilir bir ihracatçı olabilmesi için gereklidir. Operasyonlar, yazışma şekilleri, belgelendirme süreçleri, uluslararası ticari terimler (INCOTERMS), ödeme sistemleri ve lojistik gibi çeşitli unsurları içerir.
A. Yazışma Şekilleri:
İhracat sürecinde yazışma şekilleri, ihracatçının ithalatçılarla iletişim kurmasını sağlar. Bu yazışmalar genellikle İngilizce yapılır ve temel yazışma kalıpları kullanılarak yürütülür. Sosyal medya da günümüzde iletişim aracı olarak kullanılsa da özel bir ithalatçı iletişimi söz konusuysa yazılı iletişim tercih edilir.
B. Belgelendirme Sistematikleri:
Belgelendirme süreci, ihracat fizibilitesi kapsamında ele alınan bir konudur. İhracat belgeleri, gümrük müşavirleri aracılığıyla düzenlenir ve ticari fatura, menşe şahadetnamesi gibi belgeler içerir. İthalatçı ülkenin belgelendirme süreçlerinin bilinmesi, ihracat sürecinin sorunsuz ve güvenli bir şekilde ilerlemesine yardımcı olur.
C. Uluslararası Ticari Terimler (INCOTERMS):
INCOTERMS, uluslararası ticari terimler olarak bilinir ve ihracatçılar için taşıma, sigorta ve diğer taşıma maliyetlerini düzenler. Bu terimlerin doğru kullanımı, ihracatçının ürünün güvenli ve etkili bir şekilde taşınmasını sağlar.
D. Ödeme Sistemleri:
Ödeme sistemleri, ihracatçının alacaklarını nasıl tahsil edeceğini belirler. Peşin ödemeler ve akreditifli ödemeler gibi yöntemler, ihracatçının riskleri minimize etmesine yardımcı olur.
E. Kur ve Parite Konuları:
Kur riskleri ve parite riskleri, uluslararası ticaretin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu risklerin yönetimi, bankacılık sektörü aracılığıyla “hedging” mekanizması ile gerçekleştirilir ve ihracat sürecinin güvenliğini artırır.
F. Nakliye ve Lojistik:
Nakliye ve lojistik, ürünlerin fiziksel olarak taşınması ve dağıtımının düzenlenmesi sürecini ifade eder. Bu süreç, teknik bir bilgi gerektirir ve ihracat maliyetlerini etkileyen önemli bir unsurdur.
G. Uluslararası Ticari Sözleşmeler:
Uluslararası ticari sözleşmeler, alım satım anlaşmaları veya ithalatçılarla yapılan anlaşmalar gibi belgeleri içerir. Bu sözleşmeler, ihracatçının ticari ilişkilerini düzenler ve güvence altına alır.
H. İhracatı Destekleme Sistemi:
İhracatı destekleme sistemleri, KDV istisnaları, Eximbank kredileri gibi çeşitli teşvikler aracılığıyla ihracatçının rekabet gücünü artırır. Bu destekler, ihracatçının uluslararası pazarda etkin bir şekilde rekabet etmesine yardımcı olur.
I. Uluslararası Ticari İş Kültürü:
İş kültürü, ihracat sürecinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Farklı ülkelerdeki iş kültürünün bilinmesi, ihracatçının uluslararası iş ilişkilerini etkili bir şekilde yürütmesine yardımcı olur.
Bu makalede ele alınan konular, Türk ihracatçılarının sürdürülebilir bir ihracat stratejisi geliştirmelerine ve uluslararası pazarda güvenli ve etkin bir şekilde rekabet etmelerine yardımcı olacak temel bilgiler sunmaktadır.